Bu hafta 80 adet karikaturist İsrael'i boykot etme çağrısında bulundular.
Haberi: Je Suis #@%$^$^#
Şunu (ben de dahil olmak üzere) kafaya koymalıyız. Biz kimsenin umrunda değiliz. Kendi kendimizin umrumuzda olmadığımız sürece üstüne üstlük milletlerin şamar oğlanı haline geliyoruz.
Buyrun, daha iki hafta evvel Netanyahu Davutoğlu ve Abbas ile birlikte Paris sokaklarında asrın komedisinde baş rol oynama çabasında iken, bugün 80 karikatürist ve bu endüstri çalışanları İsrael'in boykotu için işbirliği yapmaya karar verdiler.
Steimatzky bugün diz çöktü. Gerçi İsrael'in şartlarında Steimatzky'yi suçlamak zor ama sonuçta sorun o şartların yaratılmasına izin veren sistemde. Bu sistem de sadece politik yelpazenin bir yönü ile bağımlı değil. Sağcı olsun, solcu olsun (sonuçta ikisi de aynı değneğin iki ucu -- mesele bizlerden mermilere hedef yaratmak) her hükümetin bugüne kadar yarattığı ortamın sonucu.
"Je suis Charlie" diye timsah göz yaşları döken Netanyahu'nun şeceresinde "TATİANA SOSKİN" diye bir karikatürist var. Hikayesini okumanızı tavsiye ederim.
Paris sokaklarını arşınlayan iki yüzlü palyacolardan Netanyahu'nun Basbakanligi sırasında Tatiana'nin çizdiği karikatür yüzünden hapiste çürüdüğünü, kendisinin de Hebron Belediye Başkanı'ndan özür dilediğini bilmekte yarar var.
