Le Iluy Nishmat Moshe Romano ben Sol.
Holokost kurtulani ve neurolojist ve psikiaytr olan Viktor Frankl'in "man's search for meaning" adli eserine 1992 senesinde yaptigi ek onsozden asagidaki alintiyi sizlerle paylasmak istiyorum:
Okuyucu Hitler'in Avusturya'yi ilhakindan sonra beni neleri bekledigini bildigim halde neden kacmayi denemedigimi soracaktir. Asagidaki hikaye ile cevap vereyim. ABD 2. Dunya Savasi'na girmeden kisa bir sure once ABD Viyana Buyukelciligi'nden gocmen vizemi almam icin bir davetiye elime gecti. Yasli ebeveynlerim yakinda Avusturya'dan ayrilabilecegim icin cok sevinmislerdi. Ben ise kararsizliktaydim. Yasli anne, babami kendi baslarina sonunda ya bir toplama kampina veya olum kampina yollanmalari olacak olan ecelleri ile birakabilir miydim? Sorumlulugum ne icap ettiriyordu?
Zihnimin meyvasi teorim olan "logotherapy"yi ilerletmek icin daha verimli bir ortam olacak olan bir yere goc edip bu konuda kitaplarimi mi yayinlamaliydim? Veya gercek bir evlat gibi annem ve babamin guvenliklerini saglamak icin elimden geleni mi yapmaliydim? Iki yonu ile de ne kadar bu dilemayi cozmeye calissaydim da bir sonuca varamiyordum; bu kisinin " yukardan bir isaret" aradigi bir dilema halindeydi.
Iste o gunlerden birinde evde masanin uzerinde yatan bir mermer parcasi dikkatimi cekti. Babama ne oldugunu sorunca bana Nasyonel Sosyalistler'in yaktigi bir Viyena Sinagog'u kalintilarinda buldugunu soyledi. Bu mermer parcasini orada birakamadigini, 10 Emir'in yazili oldugu tabletleri simgeleyen bir parcadan kalinti oldugunu soyledi. Altin kaplama bir harf bu parcanin uzerinde gorunuyordu. Babam bu harfin 10 Emir'den bir tanesine ait oldugunu soyledi. "Hangisi?" diye sorunca " Babana ve annene hurmet etki, Tanri'nin sana verecegi topraginin uzerinde gunlerin uzun olsun"diye cevapladi.
Iste o an ABD vizesinin gecmesine ve babam ve annemle kalmaya karar verdigim an oldu...
